Alternatif bir buluşma modeli : Sosyal Karıştırıcı
Tarihi, Proto-Kalkotilik ve Neolitik çağa kadar uzanan Mersin, 19. Yüzyılın başında artan ulaşım olanakları ve Tarsus, Silifke limanlarının işlevini yitirmesiyle birlikte bölgenin yeni liman kenti olarak gelişmiştir.
Mersin’in sosyokültürel gelişiminde Liman kenti olmasının payı büyüktür. Ticaretin gelişmiş olduğu kentte pek çok farklı coğrafyadan insan göç etmiş bu da kentsel gelişimde çeşitlilik yaratmıştır.
Mersin’in kentsel gelişimi 1938 Jansen planı öncesi ve sonrası olarak ikiye ayrılmaktadır. Mersin bir liman kenti olmasından ötürü hızlı bir kentleşme baskısına maruz kalmıştır. Mersin’in ticari ve kentsel gelişiminde istasyon ile iskele arasındaki ticari aks çok önemlidir. Bu aksın oluşumu sırasında kıyıya birçok sayıda iskele yapılmış ve yıkılmıştır. Kent içinde ki cadde ve sokaklardan referans alan bu iskeleler ticari işlevinin dışında halkında denizle buluşmasının bir sembolü olmuştur. Böylece kent içi ulaşımı şekillendiren en büyük etken iskeleler olarak ön plana çıkmaktadır.
Yıllar içerisinde plansız yapılaşma ve sahil oto yolu kenti denizden bir bariyer gibi kopararak Mersinli ile ilişkisini kesmiştir. Uzun yıllar denizle iç içe yaşayan Mersin halkı artık eskisi gibi denizi yaşamamaktadır.
Projemiz bu çeşitlilik ve olanaklar içerisinde Mersin halkını yeniden bir araya getirecek ve denizle buluşturacak kesintisiz bir sirkülasyon sunan Alternatif bir buluşma modeli : Sosyal Karıştırıcı olarak tanımlanmıştır.
Sosyal Karıştırıcı, Mersin’de yaşayan birçok farklı dinden, dilden ve ırktan insanı kesintisiz bir şekilde denizle buluştururken, aynı zamanda onların bir arada vakit geçirmesini sağlayacak kültürel aktivitelerin düzenleneceği Deniz Sahnesi, Sahil Korusu, Plajlar, Yeme-İçme Alanları, Kent Balkonu, Sahil Parkı ve Su Meydanı gibi birçok kamusal alanı yeniden biçimlendirerek halkın kullanımına sunmuştur.
Sosyal Karıştırıcı kurgulanırken Mersin’in geçmişteki karakterini yeniden canlandıracak olan simgeler projenin yapı taşlarını oluşturmuştur. Kentin sahip olduğu potansiyel göz önüne alınarak kent merkezi ile sahili bütünleştiren bir kurgu ön plana çıkmaktadır.
Bu kurguyu oluştururken izlenecek stratejiler şu şekilde özetlenebilir :
Ulaşım Stratejisi :
– Sahil boyunca uzanan ve kenti ikiye bölen sahil oto yolu, projenin iki odak noktası olan Cumhuriyet Meydanı’ndan Lunaparka uzanan kısım ve Stadyum alanında trafik ışıkları ile hemzemin bir çözüm sağlanarak bu noktalardan geçerken yaya öncelikli bir anlayış benimsenmiştir.
– Atatürk Caddesi’nin Cumhuriyet Meydanı’ndan Stadyuma kadar olan kısmı yayalaştırılmıştır. Böylece şu anda durgun olan ticari hayat yeniden canlandırılmakla beraber, Uray Caddesi’nden itibaren Stadyuma ve sahile ulaşan kesintisiz bir yaya dolaşımı hedeflenmiştir.
– 1912 yılında bir dönem çalışmış olan Tramvay hattı Sanayi Bölgesi – Mersin Marina hattı arasında yeniden canlandırılmıştır. Tramvay hattı ile sahil boyunca toplu ulaşım sağlanacaktır.
– Kentsel ölçekte alanın trafik yükünü azaltması açısından bisiklet yolları önerilmiştir. Mersin Marina’dan Tırmıl Tepe’ye kadar Stadyumdan Yumuktepe’ye kadar olan hatlarda bisiklet ile ulaşım sunulacaktır.
– Cumhuriyet Meydanı altında kapalı otopark önerilmiştir. Sahil kenarında ve iç kısımlarda açık otoparklarla desteklenerek alanın otopark ihtiyacına çözüm aranmıştır.
Kentsel Tasarım Stratejisi
Projenin ana kararı ve stratejisi Mersin halkını kesintisiz bir şekilde denizle ve birbiriyle buluşturmaktır. Bu kararı uygularken plajları canlandırarak, sahile yeni iskeleler ekleyerek ve Atatürk Caddesi’nin devamını yayalaştırarak sirkülasyonu kesintisiz ve akıcı hale getirmeye çalışmıştır.
Kent halkı denizle ilişki kurarken artık sadece görsel anlamda değil fiziksel olarakta bu ilişkiyi güçlendirmek ve bağlam katmak için :
– 1960’larda ki Mersin Plajları yeniden canlandırılmıştır. Uzun ve kesintisiz bir şehir içi plaj kurgusu oluşturulmuştur.
– Mersin kentinin simgesi olan iskeleler kıyının belirli noktalarında yeniden kurgulanmıştır.
– Sahil Parkı büyük bir kent parkı olarak yorumlanarak içerisinde halkın vakit geçirebileceği spor alanları, heykel parkları, çocuk oyun alanları, seyir tepeleri, yeme-içme birimleri, seyir ve manzara platformları tasarlanmıştır.
– Sosyal Karıştırıcı’nın sebep olacağı hareketliliğin ticari anlamda da desteklenerek kente katma değer katması açısından Atatürk Caddesi yeşil bir yaya caddesi olarak yorumlanarak şu anda çoğu boş olan ticari yapıların yeniden canlandırılması hedeflenmiştir.
– Atatürk Heykeli’nin olduğu alan Su Meydanı olarak yeniden yorumlanmış, sahil alanında büyükten küçüğe her yaş grubunda insanın farklı efektlerle içerisinde bulunmaktan keyif alacağı bir meydan haline getirilmiştir.
– Cumhuriyet Meydanı fiziksel özellikleri çoğunlukla korunarak yeniden rehabilite edilmiş daha net bir hale getirilmiş, meydandaki mevcut saçakların modern bir yorumu meydan içerisindeki otopark çıkışlarının bağlayan kesintisiz bir saçak olarak düşünülmüştür.